Yönetim Kurulu Üyemiz Simla Türker Bayazıt ile Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Türkiye Programlar Yöneticisi Zeliha Ünaldı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü kapsamında Fenerbahçe TV’de açıklamalarda bulundu.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt, BM Kadın Birimi'nin 25 Kasım-16 Aralık tarihleri arasında Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele için başlattığı kampanyayla ilgili Kulübümüzün katkılarını anlatırken, kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda değerlendirmelerini paylaştı.
Zeliha Ünaldı ise, Birleşmiş Milletler'in kadına karşı şiddete yönelik bu seneki kampanyasıyla ilgili detaylı bilgiler aktardı.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt: Üç yıl boyunca kadınların toplumun her alanında güçlenmesi için dikkat çekici çalışmalar yaptık
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt’ın açıklamaları şu şekilde:
“Tüm üyelerimizi, taraftarlarımızı sevgiyle selamlıyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü olarak yaklaşık üç yıl önce, Başkanımız Sayın Ali Koç’un önderliğinde camiamızın toplumsal gücüne inanarak bir yola çıktık.
Kadınların ve kız çocuklarının haklarının korunması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve yaşam hakkına saygılı bireyler yetiştirilmesi konusunda harekete geçen ilk spor kulübü olduk. Geçtiğimiz üç yılda da bunun gururu ve sorumluluğu ile bu konuda pek çok adım attık. Üç yıl boyunca kadınların toplumun her alanında güçlenmesi için özellikle de bu güçlenmenin sporda ve sporla olması için dikkat çekici çalışmalar yaptık.
Biz bir yandan kadının güçlenmesi için her gün çalışırken bir yandan da her yıl 25 Kasım’da çok elzem bir konuya parmak basıyoruz. 25 Kasım- 16 Aralık Kadınlara Yönelik Şiddetle Mücadele Günleri için bütün taraftarlarımızın, camiamızın ve spor kamuoyunun dikkatine getirdiğimiz tek bir konu var.
KADINLAR ŞİDDET GÖRMESİN!...
Kadına şiddete karşı 16 Günlük Aktivizm Kampanyası’nda güçlü bir duruşla üçüncü defa gururla yer alıyoruz. 2019 yılında “Kadına karşı şiddet suçtur! Ortak Olma Seyirci Kalma!” mesajını hep bir ağızdan paylaştık. Bu konudaki içeriklerimiz kamu spotu olarak pek çok ulusal kanalda yer aldı ve duruşumuz milyonlara ulaştı. Geçtiğimiz yıl ise kulüp olarak #TahammülümüzYOK mesajı etrafında birleştik. Başkanımızla, tüm sporcularımızla ve çalışanlarımızla birlikte çok önem verdiğimiz kadına şiddete karşı “BURADAYIZ” dedik.
Bu yıl da Kadınlara uygulanan fiziksel ve psikolojik şiddete,
Eşitsizliğe,
Haksızlığa,
Adaletsizliğe,
KARŞIYIZ diyoruz.
Aynı sorumluluk duygusuyla önümüzdeki yıllarda da bu kararlı duruşumuzu sürdüreceğiz.
Kadınlara yönelik şiddeti önlemenin en temel yolu kadını güçlendirmekten, eğitimden, kadın haklarına ve insan hayatına saygı duyan, bunları özümsemiş bireyler yetiştirmekten geçiyor. Üç yıldır öncelikle kendi içimizde sonrasında da milyonlara verdiğimiz mesajlarla bu eğitimlerin temellerini atıyoruz. “Türkiye’nin En Büyük Sivil Toplum Kuruluşu”, bir spor kulübü olarak kadınları yalnızca topluma verdiğimiz mesajlarla güçlendirmekle kalmıyor, kadınları sporda güçlendiriyoruz. Bu yıl da bunun için çok büyük bir adım attık.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt: Kongre üyelerimizden de aldığımız büyük güçle Fenerbahçe Kadın Futbol Takımını kurduk
Haziran ayında yaptığımız Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantımızda kongre üyelerimizden de aldığımız büyük bir güçle Fenerbahçe Kadın Futbol Takımını kurduk. Kadınlar sporun her alanında olsun, ülkemizin dört bir yanındaki kadınlara ve kız çocuklarına ilham olsun istedik.
Unutmayalım ki kadınlar yalnızca fiziki şiddete maruz kalmıyor. Fiziksel şiddetin yanında cinsel, psikolojik ve ekonomik anlamda da şiddeti farklı şekillerde yaşıyor.
Zeliha Hanım da iş birliği içinde olduğumuz HeForShe Türkiye’nin bu yılki mesajlarını daha detaylı iletecektir. Bu yıl da çok dikkat çekici bir konuda farkındalık yaratıyorlar: “Kadınlara yönelik şiddete kayıtsız kalmayın” mesajıyla aslında hepimize sorumluluk yükleniyor.
Fenerbahçe Spor Kulübü olarak biz de şiddet gören hiçbir kadının şiddetle tek başına mücadele etmek zorunda olmadığına, her birimiz bunun bir parçası olduğumuza ve kadınların şiddetle mücadelesinde yalnız olmadığına inanıyoruz. Bir kadının bile şiddetin herhangi bir şekline maruz kalmaması için üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız.
BİR KEZ DAHA KADINA ŞİDDET SON BULSUN DİYORUZ.
Bugün sporun birçok paydaşının bu yönde yaptığı çalışmaları görüyoruz ve bununla gurur duyuyoruz. Spor kamuoyunda bu farkındalığın oluşmasında bir nebze olsun katkımız olduysa ne mutlu bize. Fenerbahçe, her konuda olduğu gibi bu konuda da öncü ve örnek olmaya devam edecek. Sözlerime son verirken hepimizin etrafında tanıklık ettiği kadınlara yönelik şiddetin her türüne karşı mücadele etmeye davet ediyoruz.
Şiddet gören bir kadın bile kalmayana kadar Fenerbahçe mücadelesini sürdürecek.”
BM Kadın Birimi Türkiye Programlar Yöneticisi Zeliha Ünaldı: Türkiye’nin en büyük spor kulübünün bunun içerisinde yer aldığını kıvançla görüyoruz ve tüm dünyaya gösteriyoruz
BM Kadın Birimi Türkiye Programlar Yöneticisi Zeliha Ünaldı ise, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'yle ilgili, “Tüm Fenerbahçe taraftarlarını sevgiyle selamlıyorum ve Fenerbahçe ailesine, Sayın Ali Koç’a ve Simla Hanıma hepinizin nezdinde bir kez daha teşekkür etmek istiyorum; bizlere hem iş birliği fırsatı verdiğiniz için hem de böylesine önemli bir günde, böylesine önemli bir konuda bütün imkanlarınızla iş birliğine yer açtığınız için. 25 Kasım Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü. 10 Aralık tarihine kadar süren bu dönemde küresel bir kampanyamız var; Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin sahiplendiği ve Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin yürütücülüğünü yaptığı. Küresel ve toplumsal kampanya demek istiyorum, çünkü 1991 yılında sivil toplum kuruluşları ve kadın hakları aktivistlerinin başlattığı bu kampanya Birleşmiş Milletler'in desteğiyle büyük ölçüde tüm topluma yayılmış durumda. Bugün burada en güzel örneğini görüyoruz, Türkiye’nin en büyük spor kulübünün bunun içerisinde yer aldığını kıvançla görüyoruz ve tüm dünyaya gösteriyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
Zeliha Ünaldı: Türkiye’de evli her 10 kadından 4’ü hayatlarının bir noktasında cinsel ya da fiziksel şiddete maruz kalıyor
Birleşmiş Milletler'in kadına karşı şiddete yönelik kampanyasıyla ilgili de bilgiler veren Zeliha Ünaldı, “Birleşmiş Milletler'in bu 16 günlük kampanyası aslında ‘birleşin’ kampanyası. 2008 yılından beri dünyayı turuncuya boyayarak 'birleşin' diyoruz. Bu sene de yine turuncular eşliğinde ve yine daha önceki yıllardaki gibi ateş böcekleri temasıyla bir kampanya düzenliyoruz ama bu kampanyaya nasıl geldiğimizi belki biraz da bu konunun önemine dikkat çekerek söylemek istiyorum. Maalesef yaşıyoruz ve her gün tekrar teyit ediliyor ki kadına yönelik şiddet dünya genelinde en sık görülen insan hakları ihlali ve tüm toplumları etkiliyor. Toplumların her kesimini farklı zamanlarda farklı şekillerde etkiliyor. Türkiye de bundan maalesef muaf değil. Bizde yapılan son araştırma gösteriyor ki Türkiye’de evli her 10 kadından 4’ü hayatlarının bir noktasında cinsel ya da fiziksel şiddete maruz kalıyor. Bu korkunç bir rakam. Peki, bu erkek şiddetine maruz kalan kadınlar seslerini çıkarabiliyorlar mı ya da var olan mekanizmaları kullanabiliyorlar mı? Türkiye’de yıllardır takip ediyoruz, kamunun sunduğu önleyici ve koruyucu hizmetler, sivil toplumun sunduğu hizmetler oldukça yaygınlaşıyor ama kullanımları nasıl? Bunlara baktığımızda kadınları ve kız çocuklarını derinden etkileyen bu olayın aslında kayıtlara geçmediğini görüyoruz. Bize 2014’te yapılan araştırma gösteriyor ki fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalan her 10 kadından 4’ünün %56’sı şiddeti sadece yakın sosyal ağlarında paylaşıyor; arkadaşlarıyla, akrabalarıyla ya da dostlarıyla. Ve bunların sadece %11’i yardım için bir resmi kurumu arıyor. Yani resmi bir koruma ve önleme talebinde bulunuyor. Korkunç bir rakam.” dedi.
Zeliha Ünaldı: ateşböcekleri.info web sitesi üzerinden ‘Ben de kayıtsız kalmıyorum’ diyerek sesinizi kaydedebilirsiniz
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi'nin bu seneki kampanyasıyla ilgili detaylı bilgiler aktaran Zeliha Ünaldı, “Bu sene UN Women Türkiye olarak Fenerbahçe’nin de içerisinde yer aldığı ‘Kayıtsız Kalmayın’ kampanyasını başlatıyoruz. Kayıtsız kalmayın derken kelimenin her anlamını kullanmak istiyoruz. Hem bu konuda şiddetin hepimizin problemi olduğunu, hepimizin risk altında olabileceği ve hepimizin her an tanık da olabileceğini vurgulamak istiyoruz. Zaten son yaşadığımız olaylar bu tanıklıkların boyutunu çok arttırdı. Bu tanıklıklara kayıt düşelim diyoruz. Bunun için bir kampanya sayfamız var: ateşböcekleri.info. Bu web sitesi üzerinden ‘Ben de kayıtsız kalmıyorum’ diyerek sesinizi kaydedebilirsiniz. Kampanyada kadın ve şiddet arasına bir mesafe koyabilirsiniz. Ama asıl bu sayfadan öğrenebileceğimiz bir takım şeyler var. Bunlar da kayıtsız kalmamanın anlamı yani resmi makamlara, şikayet mercilerine, sivil toplum örgütlerine de bunu biz üçüncü kişiler, şahit olanlar olarak kayıt düşürmek. Bunu nasıl yapacağımızı anlatan sesli anlatılarımız var. 7 farklı alanda şiddetten bahseden 7 farklı hikaye. Biri ev, biri sokak, biri arkadaş grubu, biri sosyal medya, biri iş yeri ve bir de spor kulübü var. Bunu özellikle Fenerbahçe iş birliğimizden ilham alarak koyduk. Sevgili Fenerbahçeli yüzücü Emre Sakçı seslendirdi bu konuyu. Seslendirmesi yapılan metinler şiddete tanık olduğunuzda nerelere, nasıl başvuracağınızı ve özellikle de erkek şiddetine maruz kalmış olan kadın ve kız çocuklarına kendimize zarar vermeden nasıl destek olabileceğimizi ve nasıl kayıt düşebileceğimizi anlatıyor. Metinler, uzmanlarımız tarafından hazırlandı. Sevgili Demet Evgar, Ceyda Düvenci, Deniz Bayramoğlu, Gupse Özay, Pınar Deniz ve İpek Çınar da bunları seslendirerek destek verdiler. Bu sayfayı ve kampanyamızı ziyaret edenler sesleriyle bir kere daha kayıtsız kalmadıklarını, şiddeti sonlandırmak için dayanışma içerisinde olduğumuzu seslendirecekler ve aynı zamanda bilgilenecekler. Bilgilenerek kendi güvenliklerini hukuk çerçevesinde göz önünde bulundurarak şiddet konusunda nasıl kayıt düşeceklerini öğrenecekler.” diye konuştu.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt: Dün izlediğimiz, duyduğumuz olaylarda şiddete tanıklık eden herkesin üzerine düşen görevler var. Artık bireysel ya da kurumsal herkesin bu mücadelenin içinde olması gerekiyor
Son olarak gündemde de geniş yer bulan kadına şiddet haberleriyle ilgili değerlendirmeler yapan Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt, “Artık kadına şiddetin her türünü sokakta, caddede, metroda, takside aklımıza gelebilecek her yerde görüyoruz, duyuyoruz. Konu maalesef ki kabul edilemez, hep birlikte topyekün mücadele etmemiz gereken bir noktaya geldi.
Bunlar yalnızca bizim gördüklerimiz; görmediğimiz, duymadığımız yerlerde de kim bilir neler oluyor.
HeForShe Türkiye de bu seneki kampanyasında şiddete uğrayan birini gördüğümüzde, duyduğumuzda veya tanıklık ettiğimizde üzerimize düşen sorumlulukları bize hatırlatıyor. Az önce Zeliha Hanımın yapmamız gerekenleri söylediği gibi. Ve şiddeti önlemede neler yapabileceğimiz konusunda rehberlik ediyorlar. Dün izlediğimiz, duyduğumuz olaylarda şiddete tanıklık eden herkesin üzerine düşen görevler var. Artık bireysel ya da kurumsal herkesin bu mücadelenin içinde olması gerekiyor. Lütfen artık susmayalım.” diyerek sözlerini tamamladı.
Fotoğraflar: Ahmet Hopyar
Basın Fotoğrafları