10-15 Aralık tarihleri arasında Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda tarih yazan yüzücülerimiz Fenerbahçe Televizyonu’nun konuğu oldu.
Ülkemiz adına ilkleri başaran sporcularımızdan Emre Sakçı 50 metre kurbağalamada gümüş, Kuzey Tunçelli de 1500 metre serbestte bronz madalya kazandı.
Programda rekortmen yüzücülerimize Fenerbahçe Yüzme Şubemizin Sportif Direktörü Fatih Yıldırım da eşlik etti.
Kuzey Tunçelli: Dünya Gençler rekorunu 7 saniye farkla kırdım
Şampiyonayı değerlendiren milli yüzücümüz Kuzey Tunçelli, “Çok güzel bir şampiyonayı geride bıraktık. Türkiye’ye ilkleri yaşattık. İlk defa Dünya Şampiyonası’nda iki madalya alarak büyük bir başarıya imza attık. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün çatısı altında bu başarıların kazanılması da çok anlamlı. Dünya Gençler rekorunu 7 saniye farkla (14:20.64) kırdım ve bu gerçekten çok büyük bir fark. Emre ağabey de her şeyini vererek ülkemize çok güzel bir madalya kazandırdı. Buradan herkese teşekkür ediyoruz. Daha iyilerini yapmak için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
Emre Sakçı: Bu başarıları gerçekleştiren sporcuların Fenerbahçe’den çıkıyor olması tesadüf değil
Önemli başarıların elde edildiğine vurgu yapan milli yüzücümüz Emre Sakçı, “Bizler için çok keyifli ve başarılı bir turnuva geçti. Türk yüzmesi ve amatör branşlar olarak Dünya Şampiyonası’nda bu kadar final yüzmeye ve madalya almaya önceki yıllarda pek alışık değildik ama son yıllarda yüzme özelinde ciddi bir yol kat ettik. Final yüzmeyi telaffuz edemezken artık yarı finaller ve finaller yüzüyoruz. Madalyalar alıyoruz. Kuzey üçüncü oldu ama birincilik niye olmadı diye sorabiliyoruz. Ben de ikinci olmamdan ziyade birinciliği kaçırdım. Böyle bakıyor olabilmek bizler için ne kadar yol kat ettiğimizi gösteriyor. Madalyalar alıyor olabilmek ve bu başarıları gerçekleştiren sporcuların Fenerbahçe’den çıkıyor olması tesadüf değil. Mutluyum, gururluyum ve aynı zamanda çok da ümitliyim. 10-15 yıldır bu kulübün içerisindeyim ve kat ettiğimiz yolun farkındayım. Başta Fenerbahçe ve ülkemize; destekçilerimize, hocalarımıza, antrenörlerimize ve bütün staffa teşekkür ediyorum. Çok güzel başarılar gelmeye devam edecek. Kuzey genç kardeşlerimize önderlik ediyor. Gelişen bir ivme ile gidiyoruz. Güzel şeyler bizi bekliyor. Bizi izlemeye devam edin.” ifadelerini kullandı.
Yüzme Şubemizin Sportif Direktörü Fatih Yıldırım: Dünya tarihine Fenerbahçeli iki yüzücünün adını yazdırdık
Yüzme Şubemizin Sportif Direktörü Fatih Yıldırım da, “Fenerbahçe’nin vizyonunda ve misyonunda zaten olması gereken bunlar. Uzun yıllardır bu bakış açısıyla hareket ediyoruz. Türkiye şampiyonalarını zaten uzun yıllardır domine ediyoruz. Tamamen Avrupa’da ve dünyada Fenerbahçemizin ve ülkemizin adını en iyi şekilde temsil edebilmek için çalışıyoruz. Bu da uzun yıllardır çalışmanın getirileri. Bu getiriler artarak devam edecek. Dünya tarihine Fenerbahçeli iki yüzücünün adını yazdırdık. İki yüzücümüz de rekortmen sporcular. Yeni yetişen neslimiz için çok güzel örnek oluyorlar. Bunun yapılabileceğine herkesi inandırıyorlar. Bizim işimizi de rahatlatıyorlar. Hedefi olan sporcularla çalışmak güzel. Fenerbahçe’nin bünyesinde olan sporcuların da zaten hedefleri var. Aksi halde zaten bu başarılara imza atamayız. Dünya arenası çok büyük organizasyon. Budapeşte yarışı dünya rekorlarına sahne oldu. O yüzden orada bulunmak bile özel iken hem de bu başarıları kazanmak çok önemli. Kuzey dezavantajı avantaja çevirdi. Yarışlarda sabah seçmeler yapılır, sonra finalleri yüzülürdü. Burada yavaş seri, hızlı seri uygulaması yapıldı. Öyle olsaydı 800 serbestte ve 1500 serbestte de çok farklı konuma gelecekti. Kuzey’in yüzdükçe çok daha iyi yüzebilen bir yapısı var. Sabah seçmeden çıksaydı akşam bir sonraki gün finalinde daha büyük başarılara elde edecekti. Dünya Şampiyonası Kurulu bunu konuşuyor. Bir sonraki şampiyonalarda seçme final olarak gidecek bu bizim için avantaja dönüşecek." diye konuştu.
Kuzey Tunçelli: İnşallah olimpiyatlarda madalya kazanacağım
Çalışma sürecini değinen milli sporcumuz Kuzey Tunçelli, “Dünya Şampiyonası’na çok büyük umutla gidip çok büyük bir geri dönüşle karşılaşmıştım ve benim ilk büyükler şampiyonamdı ve benim için iyi geçmemişti. Sonrasında ben bu işini yapmak istiyorum dedim ve madalya almayı kafama taktım. Sonrasında tüm yaza kadar ve yaz boyunca çok çalıştım. Çok büyük şampiyonalar oldu. Çalışmalarımın karşılığını aldım ve Emre ağabeyim ile Avrupa Şampiyonu olduk. Çok iyi derece yapamadım ancak sadece 10 gün sonra Avrupa Gençler Şampiyonası’nda Dünya Gençler Rekoru kırdım ve kapasitemi ortaya koydum. 15 gün sonrasında olimpiyatlarda Türkiye’de bir tarih yazarak finallere kalan ilk sporcu oldum. Finalde de her şeyimi vererek ülkemi gururlandırmaya çalıştım. Orada çok daha fazlasını istiyordum ve bu kapasitem var. Çok fazla çalışmaya devam edeceğim ve inşallah olimpiyatlarda madalya kazanacağım. Bizim her şeyimiz planlı ve sonuçta böyle güzel sonuçlar alıyoruz.” dedi.
Emre Sakçı: Madalya kazanmak başarı ama kürsüyü sürdürülebilir hale getirmek benim için daha anlamlı
Milli yüzücümüz Emre Sakçı ise, “Budapeşte yüzme için büyülü bir yer. Oradaki havuz her zaman güzel yarışlara sahne oluyor. Orası benim için hep özel. Yazdan sonra hayatımda değişiklikler oldu. Fatih hoca ile çalışmaya başladık. İstanbul’a taşındık derken sezonu çok geç açtık. Sonrasında Dünya Kısa Kulvar Yarışları’na katıldık ama öncesinde çok fazla çalışma periyodu yakalayamadık. Ona rağmen gayet güzel bir yarış çıkardık. Takım içi dinamikler yerindeydi ve güzeldi. Dünya Şampiyonası’nda ilk madalyam oldu. Ülkem için de bir ilk oldu. Güzel şey bunlar ama bunların gelenek hale gelmesi daha önemli. Madalya kazanmak başarı ama kürsüyü sürdürülebilir hale getirmek benim için anlamlı oluyor. Biz de bu cevher var. Yapabiliriz. Ülke olarak eksikliklerimizden değil fazlalıklarımızdan yerimizde sayıyoruz. Fazlalıklarımızdan kurtulsak yükseleceğimizi düşünüyorum. Bu madalyalar güzel adım oldu ve umarım devamı gelecek. Çok büyük gurur. 2000 yılından beri yüzmenin içerisindeyim. Öyle ki hep bununla ilgili çalışmalar yapıyorsunuz, hayalini kuruyorsunuz ve oraya çıkıp onu başarabilmiş olmak büyük bir şeref. Ve bir yol açtığını hissetmek, bir şey yapılabileceğini göstermek ki bunun için mücadele ediyoruz. Benim için çok anlamlı, nitekim Kuzey için de öyle olduğunu düşünüyorum. Bizde o cevher var.” ifadelerini kullandı.
Yüzme Şubemizin Sportif Direktörü Fatih Yıldırım: Hem iki sporcumuz adına hem de burada olmayan diğer sporcularımız adına çok daha iyi olacağını düşünüyorum
Emre ve Kuzey gibi iki önemli sporcu için ‘cevher’ vurgusu yapan Fatih Yıldırım, “İkisinde de cevher var. Öyle olmasa dünya rekorları kırma şansınız yok. Ama hani bir motto vardır; bir sporcuda antrenmanların %90 fizyolojik, %10’u psikolojiktir ama yarışmanın %90’ı psikolojik, %10’u fizyolojiktir. O psikolojiyi yönetmek evet, antrenmanlarda yapılabiliyor ama bir yarış esnasında onu yönetmek çok çok zor. Özellikle de bireysel sporlarda o duyguya girebilmek, o kaygılardan arınabilmek ki kaygı olması gerekiyor, stres olması gerekiyor ama bunun belli bir oranda olması lazım. Onun üstüne çıktığınız zaman siz de istediğiniz performansı ortaya koyamıyorsunuz. O noktada bence iyi yönettiler diye düşünüyorum. Kuzey’in bir avantajı var, daha çok genç; Emre’nin bir dezavantajı var yaş ve tecrübe olarak çok daha büyük ve hayal kırıklıkları da çok. Yani mutlulukları kadar hayal kırıklıkları da var. Bunları yönetmek kolay değildir, özellikle de Dünya Şampiyonası gibi bir platformda. Bence burada iyi bir dönüş yaptı diyebiliriz, olması gereken yere geri döndü. O noktada tabii ki mutluyuz. Hem iki sporcumuz adına hem de burada olmayan diğer sporcularımız adına çok daha iyi olacağını düşünüyorum. O noktada çok daha fazla ismimiz var.” açıklamasında bulundu.
Milli takımların iskeletini en çok sporcu gönderen kulüp olarak Fenerbahçemizin oluşturduğuna vurgu yapan Yıldırım, “Fenerbahçe’den milli takımda 7 sporcu vardı. Her zaman olduğu gibi Türkiye’nin iskeletini hangi yaş grubu olursa olsun -genç, yıldız, büyükler- Fenerbahçe oluşturur. Buradaki sporcuların da kendi bireysel performansı aslında gayet iyiydi. Çünkü Dünya Şampiyonası’nın bir barajı vardır. Ülke kendi kotasını koymaz ve Dünya Şampiyonası barajıyla gidersiniz. Bu barajlar da bir önceki şampiyonanın ilk 12, ilk 16, ilk 20 derecelerine ve mesafelerine göre düzenlenir. Zaten bu dereceleri elde etmiş sporcular orada iyi performans gösterdiler ama madalya dediğiniz şey yarışta üç tane dağıtılıyor. Çok daha iyi performans sergileyebilecek sporcularımız var. Bu şampiyonaya katılmış olan ve bir sonraki şampiyonalarda ekstradan katılmış olan sporcularımız olacak.” diye konuştu.
Kuzey Tunçelli: Ben o kürsüye çıktığım zaman daha fazlasını istediğimi ve Türkiye’ye, Fenerbahçe’ye daha fazlasını vermek istediğimi tekrar hatırladım
Her zaman daha fazlasını yapmak istediğinin altını çizen rekortmen yüzücümüz Kuzey Tunçelli, “Çalışmama güvendiğim için ben o baskının altında çok fazla bulunmadım. Çünkü çok fazla çalıştım ve aslında yapabileceğimi biliyordum. Hatta burada çok daha fazlasını istiyordum. Fakat üçüncü oldum ve madalya kazandım. Yine başardık, yine çok gururluyum. Fakat ben o kürsüye çıktığım zaman daha fazlasını istediğimi ve Türkiye’ye, Fenerbahçe’ye daha fazlasını vermek istediğimi tekrar hatırladım. Bunun için çok daha fazla çalışmam gerektiğini hatırladım.” ifadelerini kullandı.
Başarılı sporcumuz kısa vadedeki hedeflerini ise şöyle aktardı:
“Hayaller ve hedefler ise kısa zaman içerisinde yani önümüzdeki yaz aylarında Singapur’da Dünya Büyükler Şampiyonası olacak. Hedefim inşallah orada çok güzel bir başarı kazanarak Türkiye’yi ve Fenerbahçe’ye tekrardan gururlandırmak olacak.”
Emre Sakçı: Biz bir bayrak taşıyoruz, Kuzey bir bayrak taşıyor. Bizler bu bayrağı bir yere getireceğiz, sonrasında gelecek nesiller o bayrağı daha ileriye taşıyacak
Kuzey ile aralarındaki iletişimi değerlendiren Emre Sakçı, “Kuzey, pırlanta gibi bir çocuk. Yüzme kariyeri dışında konuşuyorum, kişilik olarak da harika. Sağ olsun o da beni ağabeyi gibi görüyor, ben de her zaman kardeşim gibi yaklaşmaya çalışıyorum. Diyaloğumuz daima iyi. Çok yetenekli, kabiliyetli bir sporcu. Şevki ve arzusu da beni motive ediyor, ilham kaynağı olmuştur. Önü çok açık. Kuzey’in önderliğinde şu anda alttan gelen çok güzel bir jenerasyonumuz var. Kuzey’in elde ettiği başarıların birçok sporcuya da ilham olduğunu düşünüyorum. Biz bir bayrak taşıyoruz, Kuzey bir bayrak taşıyor. Bizler bu bayrağı bir yere getireceğiz, sonrasında gelecek nesiller o bayrağı daha ileriye taşıyacak. Ülke olarak, kulüp olarak çok daha güzel, çok daha iyi günlerde hak ettiğimiz ve kazanabileceğimiz o başarılarla, o madalyalarla adımızdan söz ettirmeye devam edeceğiz diye düşünüyoruz.” şeklinde anlattı.
Yüzme Şubemizin Sportif Direktörü Fatih Yıldırım: O anlık yaşadığımız duygular ertesi sabah yeni hedeflere yelken açıyor
Madalya kazanmanın yaşattığı mutluluğun yeni hedeflere yelken açma noktasında motive ve destekleyici olduğunu dile getiren Fatih Yıldırım, “Bilinçaltı her zaman çalışır, olumlu veya olumsuz her zaman aktiftir. Madalya aldıklarında ne hissediyoruz? Uyuşuyorsunuz, ne hissetmeniz gerektiğini bile bilmiyorsunuz; kimi aramanız gerekiyor, kime sarılıyor olmanız gerekiyor, çığlık mı atmalıyız, sakin mi kalmalıyız… öyle bir uyuşuyorsunuz. Farklı duygular hissediyorsunuz ki sporcuların çok daha farklı hissettiğini düşünebiliyorum. Ama bir gerçek var ki madalyayı aldığının ertesi sabahı Budapeşte’de antrenmandaydık. Çünkü o anlık yaşadığımız duygular ertesi sabah yeni hedeflere yelken açıyor. Antrenmanımızı yaptık, ülkeye döndük, bugün yine antrenmanımızı yaptık. Hayat o anlık bizim için kısa süreli bir mutluluğa dönüşüyor, sonrasında yeni hedeflere tekrardan yelken açıyoruz.” dedi.
Emre Sakçı: Önemli olan tadını çıkarmak, ülkeyi ve bayrağı en iyi şekilde temsil etmek
“Orası (şampiyona) için hazırlanıyoruz. Kalbimiz de orası için atıyor. Arkamızda kocaman bir ekip var. Fatih Hoca başta olmak üzere kulübümüz, arkamızda çalışan, bize destek olan çok insan var. Onların hepsiyle beraber oraya hazırlanıyoruz. Orası bir bayram ve o bayramı da kutlamak lazım. Sonuç ne olursa olsun biz elimizden geleni yaptık. Orada da performansımızı gösterdik. Bu sefer ikincilik oldu, bir sonrakine birincilik olur, rekor olur. Önemli olan tadını çıkarmak, ülkeyi ve bayrağı en iyi şekilde temsil etmek.”
Yüzme Şubemizin Sportif Direktörü Fatih Yıldırım: Eğer ki finale geliyorsanız ve o finalde ülkemizi temsil ediyorsak zaten bunun karşılığı madalyadır
Dünya Şampiyonası gibi en iyilerin yer aldığı platformda finalde yarışmanın önemine değinen Teknik Sorumlu ve Büyük Takım Antrenörü Fatih Yıldırım, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Finalde yer almak demek madalya almak demek. Burada boynunuza takılan o madalya ilk üçe veriliyor ama finalde yer aldığınız zaman zaten saliselerle kaçan madalyalar var, saliseyle alınan madalyalar var. Eğer ki finale geliyorsanız ve o finalde ülkemizi temsil ediyorsak zaten bunun karşılığı madalyadır. Çünkü dünyanın en iyi ilk 8’i içinde yer alıyorsunuz. Bu bazen bize üçüncülükler, ikincilikler, birincilikler getirecek bazen de kıl payı kaçıracağız. Bu şöyle anlaşılmamalı, ‘Girdik ama madalya alamadık.’ Hep bir teselli vardır, ‘olsun.’ ‘Olsun’ diye bir şey söz konusu değil. Final demek dünyanın sayılı sporcuları arasında ilk 16’ya, oradan da ilk 8’e kalıyorsunuz ve burada mücadele ediyorsunuz. Bunun karşılığı zaten tarif edilemez. Madalya da bu işin ekstrası oluyor. Gülmek bizim için çok önemli. Bir şeye karşı koymak istiyorsanız en iyi gülüşünüzle meydan okursunuz. İnsanlara verebileceğimiz en güzel şey tebessümümüz. Burada yapacağımız her şey bizim için başarı.”
Basın Fotoğrafları