Teknik Direktörümüz İsmail Kartal’ın imza töreni, Başkanımız Ali Y. Koç’un katılımı ile Samandıra Can Bartu Tesislerimizde düzenlendi.
Yönetim Kurulu Üyelerimizin de yer aldığı imza töreninde açıklamalar yapan Başkanımız ve Teknik Direktörümüz ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: CAMİAMIZIN SON DERECE KIYMETLİ BİR EVLADI OLAN İSMAİL KARTAL HOCAMIZLA YENİ BİR SERÜVENİ BAŞLATMAK İÇİN BİRLİKTEYİZ
“Sevgili basın mensupları, Samandıra Can Bartu Tesisleri'ne hoş geldiniz. İmza törenimizi bugün burada yapmak istedik. Muhtelif sebepleri var. ‘Totem’ de diyebilirsiniz ama bu çim kokusunda, hocamızın neredeyse bütün vaktini geçirdiği bu tesislerde yapmayı daha uygun bulduk. Geldiğiniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Ekran başındaki tüm Fenerbahçe taraftarlarını da sevgi ve saygıyla selamlarım.
Hocamız kutsal ziyaretinden sonra Türkiye’ye ayak bastığı andan itibaren tesislerimizde 1 dakikasını boş geçirmiyor. Fenerbahçemize 10 yıl boyunca futbolcu olarak hizmet etmiş, efsane 103 gollük şampiyonlukla biten sezonun en önemli mimarlarından biri olan, 8,5 yıl boyunca muhtelif kademelerde A Takımımıza teknik direktörlük yapan, 2 sezon futbolun tam yetkili, 1 numaralı patronu olan, 2 kere ikinciliği olan, 52 maçta 2.21 puan ortalamasıyla bana göre müthiş bir performans sergileyen, -bakın transfermarkt de falan kaç hocanın 2.1 ortalamanın üstünde olduğuna- en önemli başarılarından biri de 2014-15 sezonunda gerçekleşen hain suikast girişimi sonrası şampiyonluğumuza mâl olan ve hala faili meçhul olan bu saldırı sonrası takımımızı ayakta tutabilen camiamızın son derece kıymetli bir evladı olan İsmail Kartal hocamızla yeni bir serüveni başlatmak için birlikteyiz ve huzurlarınızdayız. Hatırlayacaksınız, geçen sene Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nda yollarımız ayrılırken ‘bu buruk ve geçici bir veda, buna canıgönülden inanıyorum, yollarımız bir gün tekrar kesişecek.’ demiştim. Gördüğünüz gibi bu anlamlı birliktelik şimdi yeniden, tekrar başlıyor.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ’NÜN NEFERİ, CAMİAMIZIN EVLADI YENİ TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL’I YENİDEN FENERBAHÇE’NİN BAŞINDA GÖRMEK BİZLERİ SADECE MUTLU ETMİYOR, SON DERECE HEYECANLANDIRIYOR
Karakteriyle tüm Türk futbol kamuoyunun saygısını kazanmış, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün neferi, camiamızın evladı yeni Teknik Direktörümüz İsmail Kartal’ı yeniden aramızda görmekten sadece bizler değil, tüm camiamız büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bununla beraber sevgisi, aidiyet duygusu, söz konusu Fenerbahçe ise her daim şartlar ne olursa olsun elini taşın altına koymaktan hiçbir zaman kaçınmayan hocamızı yeniden Fenerbahçe’nin başında görmek bizleri sadece mutlu etmiyor, son derece heyecanlandırıyor.
Bazılarınızın içinden şunun geçtiğini hissediyorum; ‘Durum böyleyse hocamızla niye devam etmediniz?’ diye bir düşünceniz vardır. Zaten bize çok sıcak bakmayan medya gruplarında da bu devamlı temcit pilavı gibi gündeme getirilmektedir. Ben size onu da açık ve net bir şekilde anlatayım. Hocamız zor şartlarda hiçbir beklentisi olmadan, hiçbir pazarlık yapmadan kendisini göreve çağırdığımız zaman elini taşın altına koydu. Birkaç hafta takımı istediği noktaya getirene kadar sıkıntılı sonuçlar aldık. Bunlar da ne yazık ki Avrupa turnuvasına ve Türkiye Kupası’na yansıdı. Ama ondan sonra sistemi oturduktan sonra da olağanüstü bir performansla Fenerbahçe’yi ikinci yaptı. 3-4 hafta daha olsaydı belki de şampiyon yapacaktı. Bangır bangır geliyorduk, lider sık sık puan kaybediyordu. Ancak hocamız göreve çağırdığımız zaman dedik ki, ‘Biz önümüzdeki sezon dünya çapında bir hocayı getirmek için görüşmelerimize devam ediyoruz, bunu bilesin.’ Hocam siz de biliyorsunuz Hiç gizli saklı bir şey yoktu. Açık ve net bir şekilde bunu söylemiştik. Hocamızın ne performans yapacağı, başarılı olup olmayacağından bağımsız olarak Fenerbahçe’nin kendisine çizdiği bir yol haritası vardı. Akabinde Sayın Jorge Jesus’u Fenerbahçe’ye getirdik. O da 1 senelik mukavele yapmıştı. Sezon sonunda da karşılıklı anlaşarak ayrıldık. Ona da özellikle teşekkür etmek istiyorum ama durum tamamen bundan ibaretti. Yeni hoca arayışımızda da ben aslında Mali Genel Kurulda size bir profil çizmiştim. Aslında o profil de nereleri işaretliyordu net bir şekilde sizler de görmüştünüz.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: İSMAİL HOCAMIZ GENÇ, DİNAMİK VE AYNI ZAMANDA TECRÜBELİ BİR KADRODAN OLUŞAN TAKIMIMIZA GEÇEN SENEDEN DOLAYI GAYET AŞİNA
Hocamızın Fenerbahçe’nin tarihine, DNA’sına yakışır, kazanmayı benimsemiş, mücadeleden hiçbir şekilde vazgeçmeyecek bir futbol anlayışıyla takımımızı yöneteceğinden ve Kulübümüzün de değerlerini de en iyi şekilde layıkıyla temsil edeceğinden zerre kadar şüphemiz yok geçmişte de gördüğümüz gibi. İsmail hocamız genç, dinamik ve aynı zamanda tecrübeli bir kadrodan oluşan takımımıza geçen seneden dolayı gayet aşina. Futbolcuların yeteneklerini ön plana çıkarmayı, sahada mücadele etmekten asla vazgeçmeyen bir takım yaratmayı açık ve net bir şekilde her imkanda da belirtmektedir. Hocamızı biz hep çalışkanlığıyla, bağlılığıyla bildik. Gece gündüz tesiste olmasıyla ve tabii kendisi böyle olunca da tamamen kendi ekibini de bu şekilde motive ettiği için ekip olarak harcadıkları mesai, ekibin tecrübesi, futbol anlayışı, futbol bilgisiyle Fenerbahçemizde önemli başarılara imza atacağına canıgönülden inanıyoruz. Bizim de görevimiz, hocamızın bu doğrultuda başarıyı sağlayabilmesi için en doğru iklimi sağlamak ve ona azami destek olmak. Destek olmanın en temel kolonlarından biri de doğru transfer hamlelerini yapabilmek.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: HOCAMIZA VERECEĞİMİZ EN BÜYÜK DESTEK TRANSFER BEKLENTİLERİNİ KARŞILAYABİLMEK VE BURADAKİ İKLİMİ DE EN VERİMLİ HALE GETİRMEK
Bildiğiniz gibi 3 transferimiz oldu. Biri zaten kalecimizdi, kiralık, onu aldık. Edin Dzeko için uzun zamandır uğraşıyorduk. Ryan Kent de aslında alışagelmemiş, 6 ay evvel başlamış ve el sıkışılmış… Genelde Türkiye’deki kulüpler sadece transfer sezonu başladıktan sonra kolları sıvayıp transfer sürecini aktive ediyorlar. Ama bu Ryan Kent konusu çok önceden yapılmış, bitirilmiş bir transferdi, bunları açıkladık. Bunun dışında hocamıza bir liste sunduk. Hocamızın aklındaki profiller, karakteristik yapılarıyla alakalı olarak sunduğumuz isimler, onun da ekleyeceği 1-2 isimle aslında onun kafasındaki şablona çok uydu. İnşallah önümüzdeki haftalar içinde de bu transferleri başlatacağız. Transfer konusunda şunu da söylemek istiyorum. Bizler acele ediyoruz çünkü ülkemizin puan ortalaması düşük olduğu için pek çok ülkeye nazaran çok daha erken Avrupa turnuvaları başlıyor. O yüzden acele ediyoruz ama Avrupa’da da daha transferin ilk günleri. Kimse acele etmiyor. Herkes tok satıcı. Birkaç milyon veya %15-20 alacağınız değerden daha fazla vermeye razıysanız hemen bitirebileceğiniz imkanlar da olabiliyor. Eksisiyle, artısıyla bu fırsatları test ediyoruz ama 2-3 çok kuvvetli isimi… Mevkiisel olarak ne aradığımızı hocama bırakayım, kendisi söyler. Hocamıza vereceğimiz en büyük destek transfer beklentilerini karşılayabilmek ve buradaki iklimi de en verimli hale getirmek.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: ÜLKEMİZDE ŞAMPİYON OLMAK İÇİN NE YAZIK Kİ SAHADA BAŞARILI OLMAK YETMİYOR
Evet hocam, ‘Hoş geldiniz’ diyorum. İki ikincilik sonrası üçüncü seferde şampiyon olacağımızdan büyük konuşmayan biri olarak şüphe duymadığımı ifade etmek istiyorum. Ülkemizde şampiyon olmak için ne yazık ki sahada başarılı olmak yetmiyor. Bunu da size paylaşacağım istatistiklerle anlatmaya çalışacağım. Bu istatistikleri çok çarpıcı bulduğum için iki sebeple anlatacağım. Her zaman son 2 yılda özellikle üzülerek, bir nebze utanarak sadece sahada şampiyonluk falan Türkiye’de kazanılmıyor. Artık onu hepimiz benimsedik. Bu rakamlarla biraz sonra bunu destekleyeceğim. Bu rakamları paylaşmamın ikinci sebebi de Fenerbahçe taraftarına mesaj olarak paylaşmak istiyorum. Fenerbahçe taraftarı son birkaç sezondur, yıllardır şampiyonluk hasretinin verdiği gerginlik, her sezon eylül, ekim ayında Fenerbahçe şampiyon olacak denilip de şampiyon olamamak. Özellikle geçen sezon. Açık ara şampiyon olacağımıza inandığımız sezonda şampiyon olamamak tabii tahammül ve sabır sınırlarını zorladığı için Fenerbahçe Spor Kulübü’nde camiamızda futbol takımımıza ne yazık ki yeterince kredi verilmediğini görüyoruz. Bunun ne kadar yanlış olduğunu rakamlarla paylaşacağım. Tabii rakamlar bir yere kadar. Şampiyonluk olmadığı sürece bunlar boşta kalabiliyor. Ama futbol takımlarının son yıllarda yaptıklarına inanmalarını ve önümüzdeki sezon çok daha sıkı sıkıya takıma, futbolcularımıza sarılmalarını, rakipler ve hakemler için onların üzerinde iyi bir baskı kurabilmelerini, takımımızın en güçlü desteği, en büyük rekabet avantajı olmalarının ne kadar önemli olduğunu anlatabilmek için ve bu sezon bir seferberlik ilan etmemiz, hepimizin sıkı sıkıya sarılmamız gerektiğini zaten hocamız da birkaç gün evvel ifade etmişti.
BAŞKANIMIZIN SON 3 SEZONLA İLGİLİ VURGULADIĞI İSTATİSTİKLER
Sevgili Fenerbahçeliler, değerli basın mensupları sizinle son 3 sezonla ilgili birkaç istatistik paylaşmak istiyorum. Bu istatistiklere rağmen Fenerbahçe’nin bu 3 sezondan birinde şampiyon olmamış olması sadece sahadaki futbolla, teknik kadronun yönetim şekliyle veya Fenerbahçe Spor Kulübü’nün Yönetim Kurulunun kulübü yönetim şekliyle alakalı olmadığına siz de vakıf olacaksınız. Bu rakamlar son 3 sezonun rakamları.
İkinci 224 puanla Galatasaray, üçüncü ise 221 puanla Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin sahada kaybettiği puanları bir gözünüzün önünden geçirin. Şunu da unutmayın, ne hikmetse hakem hataları ki hakem hataları olduğu zaman genelde ortalaması olur. Ne hikmetse hakem hataları Fenerbahçe lehine neredeyse hiç yok, konuşulmayacak bir düzeyde! Lehine diyorum! Aleyhine o kadar çok pozisyon var ki... Bu sene de oldu; Fenerbahçe hakkı yendi, yeterince bu konuda lobi yapamadı. Sahada adil rekabet olması için lobi mi yapmak gerekiyor? Ama ne yazık ki böyle bir ülkede yaşıyoruz. Dolayısıyla bu rakamları paylaştığım zaman taraftarlarımız inşallah daha iyi anlayacaklar, bir ve bütün olmamızın ne kadar önemli olduğunu, hakkımız yenmeseydi bu rakamlarla belki 2, belki 3 şampiyonluk en azından 1 şampiyonluk olması gerektiğini de daha iyi anlayacaklar. Son 3 sezonda en çok galip gelen takım; 71 maçla Fenerbahçe birinci, 68 maçla Galatasaray ikinci, 64 maçla Beşiktaş üçüncü. En az mağlubiyet alan takım; Fenerbahçe ve Beşiktaş 21, Trabzonspor ikinci 23, Galatasaray üçüncü 26. Son olarak da paylaşacağım data, en çok gol atan takımlar olacak. Baktığımızda 232 golle birinci Fenerbahçe, 223 golle ikinci Beşiktaş, 214 golle üçüncü Galatasaray. Bu istatistiklere baktığınız zaman son 3 sezonun açık ara lideri diyebileceğimiz Fenerbahçe’nin şampiyon olmamasını sevgili taraftarımız sadece ‘transfer şöyle, hoca böyle’ diye bakmayın, büyük resmi daha iyi görüp tehlikenin farkında olun. Ve kayıtsız şartsız sezon sonuna kadar yönetim için, benim için ne derseniz deyin ama bu çocukları, hocamızı, ekibini, sahada olan sporcularımızı canıgönülden kutlayın, yüreğinize onları yakın tutun, sıkıştığı anda en büyük destekçisi olun, haksızlığa uğradığımız zaman da bu camianın en büyük savunucuları olun ve Şükrü Saracoğlu yani mabedimiz de eski gülerine tez zamanda dönsün. Şu an gördüğünüz manzara hiçbirimizin hele ki belli bir yaş grubunun üstündeki Fenerbahçelinin hiç alışık olmadığı, kabul edemeyeceği bir manzaradır. Geçen sene hatırlayın, bir penaltımız oldu. Arda’nın penaltıyı atması diye taraftar destek oldu, Serdar Dursun atınca yuhalandı ya… Fenerbahçe taraftarı kendi penaltısını atacak oyuncuyu yuhaladı arkadaşlar. Bu normal değil. Onun için taraftarlara da aynaya bakmalarını rica ediyorum. Yeni bir sayfayı önümüzdeki sezon açıp, seferberlik ilan edip, İsmail Hocamızın liderliğinde takıma cansiparane sahip çıkmalarını canıgönülden diliyorum. Hepinizin geçmiş Kurban Bayramı’nı kutlar, güzel bir yaz sezonu diliyorum.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: ŞU AN YİNE BİRLİKTE VE BERABERİZ, GÖREVİMİN BAŞINDAYIM
“Öncelikle bütün basın mensupları, hepiniz hoş geldiniz. Bugün burada imza törenimizde Başkanımız, sizler, bizler hep beraber bir araya geldik. Kısa bir konuşma yapacağım, çok fazla uzun konuşmayacağım.
Geçen sene ayrılık sürecinden sonra divan üyelerimin, Yüksek Divan Kurulu başkanlığının önderliğinde bir veda töreni yapıldı. Bu veda töreni taraflı/tarafsız ülkemizin bütün her köşesindeki bütün insanlardan çok güzel geri bildirimler aldım. Ayrılmama rağmen bana gösterilen bu teveccüh gerçekten beni şu 1 yıl içerisinde yani yaşadıklarım, gördüklerim… bunları anlatamam. Gittiğim yerlerde, köylerde, sokaklarda, kasabalarda çok duygulu anlar yaşadım. Bana böyle bir uğurlama yaptıkları için Başkanımız ve yöneticilerimize burada çok teşekkür ediyorum. Daha sonra Başkanımız ‘Bu ayrılık ancak belki çok yakında tekrar İsmail Kartal ile yollar ile yollarımız kesişebilir’ dedi. Şu an yine birlikte ve beraberiz, görevimin başındayım. Diyeceksiniz ki, ‘Peki, hocam bu 1 yıl içerisinde sen ne yaptın?’. Birazcık yaptıklarımızı anlatayım: Benim ekip arkadaşlarımı Avrupa’da bazı ülkelerin takımlarını ve teknik direktörlerini yakından takip ettirdik. Onlara bazı görevler verdim. Yani trendi takip ediyoruz, olaya hakimiz. Yurt içinde ben bütün maçları izleyerek hiçbir şeyi kaçırmadan, ıskalamadan yakından takip ettik. Her hafta demeyelim, 2-3 haftada bir ekip arkadaşlarımla beraber toplanarak teknik, taktik, fizik anlamında lig ortalamalarını kendi aramızda değerlendirdik. Çünkü işimiz bu. Bu işi yakından takip etmemiz gerekiyor, trendi yakından takip etmemiz gerekiyor. Bu bizi çok motive etti. Yurt dışına giden gelen hocalarımızın orada gördükleri, yaşadıkları, bizim yaptıklarımız… yani trend nereye gidiyor, sistemler anlamında, fizik anlamında taktik anlamında, tüm bunları yakından takip ettik ve tasnifledik.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: BÜYÜK FENERBAHÇE TARAFTARINA ÇAĞRIMDIR; BİZ TAKIM OLARAK YÜKSELİŞ ATEŞİNİ YAKTIK, İŞTE SIRA ŞİMDİ SİZDE
Şu an görevimin başındayım. Tekrar beni bu göreve layık gören Sayın Başkanım ve yöneticilerime teşekkür ediyorum. Taraftarlarımız şunu bilsinler ki biz, gerçekten 9 yıl oldu artık bu şampiyon olamamanın vermiş olduğu sıkıntıyı bir anda kenara bırakıp şampiyon olmak istiyoruz. Bütün kupalara talip olmak istiyoruz.
Kıymetli Fenerbahçeliler,
Fenerbahçemizin 9 yıldır ne yaşadığı kadar bugün bizim neyi farklı yapacağımız da çok önemli. Sorumluluklarımın bilincindeyim. Bütün taraftarlarımızın, camiamızın da beklentisinin farkındayım. Bunu da inşallah Başkanımızla, yöneticilerimizle, ekibimle, bütün taraftarlarımızla hep birlikte bir ekip olduğumuz sürece en güzel şekilde sezonu bitireceğimize yürekten ve kalpten inanıyorum.
Ben tüm varlığımla ve kalbimle ve dahi ekibimle bu yola baş koydum. Bu camia ne kadar güçlü olduğunu tekrar hatırlayacak. Büyük Fenerbahçe taraftarına çağrımdır; biz takım olarak yükseliş ateşini yaktık, işte sıra şimdi sizde. Vakit tek yumruk olma vaktidir. Allah’ın izniyle bu sezon şampiyonuz. Yeni sezon hepimize hayırlı uğurlu olsun. Fenerbahçe bizim, Fenerbahçe hepimizin.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: FENERBAHÇE’Yİ BAŞARIYA GÖTÜRECEK BU YOLDA ÇOK ÖNEMLİ TRANSFER HAMLELERİMİZ VAR
Bununla beraber transfer çalışmalarını hepiniz merak ediyorsunuz. Basında da birçok isim dolaşıyor. Başkanımız da gerçekten çok açık, net, şeffaf bir şekilde yöneticilerimizle birlikte taraftarlarımızın da memnun olacağı, takıma katkı yapacağına inandığımız, takımın yükünü alacak ve hafifletecek, Fenerbahçe’yi başarıya götürecek bu yolda çok önemli transfer hamlelerimiz var. Sizler de takdir edesiniz ki bu transfer hemen aramıza katılsın, çalışalım ama birden bire olmuyor. Birçok zorluklarla karşılaşıyoruz. Başka kulüpler devreye giriyor, bir de şimdi Araplar piyasaya girdi ve allak bullak ettiler piyasayı. Nitekim kolay olmuyor. Futbolcunun ailesi, menajeri… pek çok sorunla uğraşıyoruz, kolay değil. Yine söylüyorum, gönül ister ki bütün istediğimiz oyuncular hemen elimizde olsun, şu anda hep birlikte başlayalım. Ama kimse merak etmesin, hiç kimsenin endişesi ve kaygısı olmasın. Herkesin bütün beklentisini karşılayacak, Fenerbahçe’ye yakışır oyuncuların transferi için Başkanımız, ben ve Yöneticilerimiz çok motive, istekli ve coşkuluyuz. Birlikte çok koordineli bir şekilde çalışıyoruz. Hiçbir şeyi atlamadan, ıskalamadan, en doğru kararı vermek için, en doğrusunu almak için takımımıza en büyük katkıları verecek oyuncuların peşindeyiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi ve endişesi olmasın. Çalışmalarımız şu anda devam ediyor, etmektedir. Kısa bir süre sonra Rusya’ya hareket edeceğiz, orada bir turnuvaya katılacağız. Turnuva sonucunda belki aramızdan ayrılacak oyuncular olacak, aramıza yeni katılacak oyuncular var. Şu anda kademe kademe gidiyoruz. Konuşarak, tartışarak, yaşayarak bunları değerlendiriyoruz. İlk intibah olarak takımda şu anda çok pozitif bir ortam ve enerji var. İnşallah bunu sezon sonuna kadar sürdürüp sonunda da Allah’ın izniyle şampiyon olmak istiyoruz.
SORU CEVAP:
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: SAVUNMAYA, ORTA ALANA VE HÜCUM HATTINA OYUNCULAR ALACAĞIZ
Transfer süreci ile ilgili konuşan Teknik Direktörümüz İsmail Kartal, “Oyun felsefesi anlamında nerede bırakmıştık? Hani demiştik ya Fenerbahçe futbolcusu sahada karakterini koyan, Fenerbahçe ruhunu yansıtan, coşkulu, enerjik, bütün taraftarları heyecanlandıran, taraftarlarına güven veren, taraftarlarını mutlu eden bir futbol anlayışımız olacak. Transfer konusuna gelecek olursak da savunmaya, orta alana ve hücum hattına oyuncular alacağız.” dedi.
Geçtiğimiz sezon özelinde rakiplerimizin takındığı tavır üzerine Başkanımız yeni sezona dair şunları söyledi: “İşi sıkı tutacağız. İşi sıkı tutmak nedir? Fıtratımızda olmayıp başkalarının fıtratında olan şeyleri biz de yapacağız. Artık mesajı nereye çekerseniz çekin.”
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: HEP BİRLİKTE ELİMİZDEN GELENİN EN İYİSİNİ YAPMAK İÇİN GECE GÜNDÜZ BURADA ÇALIŞIYORUZ
Başkanımız ve Yöneticilerimizin, her türlü desteği verdiğinin altını çizen Teknik Direktörümüz İsmail Kartal, “Transfer konusunda Sayın Başkanımız ve Yöneticilerimizle çok şeffaf, çok net, çok açık bir şekilde transferleri yönetiyoruz. Kendileri de hem takım adına hem bana müthiş bir destek veriyor. Bu destekleriyle birlikte çalışmalarımızı en hızlı bir şekilde takımımıza faydalı olabileceğimize inandığımız oyuncular üzerinde yoğunlaşıyoruz. Sadece bir oyuncu değil, zaman zaman oyuncunun B planı, C planı bile oluyor. Bu konularda hiçbir şeyden de kaçınmadan bu takımın bu sene şampiyon olması için bana çok büyük destek veriyorlar. Onun için hep birlikte elimizden gelenin en iyisini yapmak için gece gündüz burada çalışıyoruz.” diye konuştu.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: GÜZEL BİR ORTAMIMIZ VAR
“1 yıl önce ayrıldığımda (Samandıra’da) çok güzel bir ortam vardı. Yerli ve yabancı oyuncularla çok samimi, içten ve birbirimize bağlı bir ortamımız vardı. Birkaç gündür çalışıyorum. Beni tanıyan oyuncuların daha güzel enerjileri var. Beni tanımayan ve yeni oyuncularımız da şu anki ortamdan onlar da çok mutlular. Sürekli benimle konuşuyorlar. Antrenmanlardan ve diyaloglarımızdan çok etkilendiklerini düşünüyorum. Şu an güzel bir ortamımız var.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: 5 YILDIZLI FORMAMIZLA SAHAYA ÇIKACAĞIZ
Biliyorsunuz (federasyona) başvurumuz, iki seneyi geçti. Türkiye’de iç yolları tükettikten sonra B planımız da var. Dolayısıyla biz artık olumlu olumsuz bir harekete geçilmesini istiyoruz. Dolayısıyla bu konuda bir evvel ki Federasyon Başkanı, ‘Komisyon kuracağız. Tarihçiler falan olacak vs’ Hiçbir şey yapmadı. Sıfır. Olumlu veya olumsuz demiyorum, hiçbir hamle yapmadı. Sonra Sn. Büyükekşi geldi, o da yapmadı ama onu anlayışla karşılıyoruz. 1 sene gibi bir sürece girdi ve o kadar çok söndürmesi gereken yangın vardı ki, bu konuya el atamadı. Atamayacaklarını biz de biliyorduk. Artık sürecin başlaması için biz başkalarının kural tanımazlar, etmezler demesinden ziyade 'Fenerbahçe ne yapsın, başvurusunu yaptı. Bir daha başvuru yaptı. O kadar mektup yazdı, şu kadar süre geçti. Hala bir arpa boyu yol, olumlu ya da olumsuz istikamette alınamadı. Fenerbahçe de hakkını savunmak zorunda böyle bir şey yapıyor' diyerek sizlerin bu konuyu ele almasını daha doğru ve gerçekçi olacağını düşünüyorum. Bir yere kadar sabrımız var. Dolayısıyla biz 5 yıldızlı formamızla (sahaya) çıkacağız. Yalnız bir şeyi de unutmayın. Bu 5 yıldızlı forma aynı zamanda bizim logomuz olarak tescilli. Biz logomuzla çıkacağız. Biz haklı davamızda kararlı olduğumuzu söyleyelim. Sonrasını hep beraber göreceğiz.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: BUGÜNDEN YARINA ‘HEMEN BİR KALECİ ALALIM’ YA DA ‘ALTAY GİTSİN’ GİBİ BİR DÜŞÜNCEMİZ YOK
Şu anda mevcut kalecilerimiz devam ediyor. Altay’ın bütün sakatlığı geçti. Moral ve motivasyonu yerinde. Takım antrenmanlarına başladı. Bu bir süreçtir. Kendisine yurt dışından teklifler olabilir. Bu süreci Başkanımla beraber yakından takip ediyoruz. Orada da gelişmelere göre karar vereceğiz. Bugünden yarına ‘hemen bir kaleci alalım’ ya da ‘Altay gitsin’ gibi bir düşüncemiz yok. Altay da bizim çok önemli ve değer verdiğimiz bir sporcumuz. Bu bir süreçtir. Takip ediyoruz. Ona göre karar vereceğiz.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: HEP BERABER BAŞARACAĞIZ
Fenerbahçe’de iki dönem (göreve) geldim. Biliyorsunuz, şampiyonluğu biz kaybetmedik. 2014-15 sezonunda şampiyonluk bizim elimizden alındı. Kurşunlandık. İkinci gelişimde ise hoş olmayan bir görüntüyü içime sindiremiyordum. Evde maçları izlerken hiç mutlu değildim. Göreve geldikten sonra taraftar ve camiada bir bütünlük sağladık. Bu bütünlüğün vermiş olduğu pozitif enerji ile takımımız da sahada Fenerbahçe ruhu ve karakterine yakışır bir şekilde tartışmasız bir oyunla sezonu güzel bir şekilde bitirdik. Ama hep yarım kaldı. İnşallah bu yarım kalan işimi bu sezon Allah’ın izniyle hep beraber, bütün camiamız ve taraftarımız kenetlenerek, hep birlikte buna sezon vereceğiz. Buna yürekten inanıyorum. Bu sefer bunu hep beraber başaracağız.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: DÜNYA’NIN BÜYÜK KULÜPLERİ ARDA İLE İLGİLENİYORLAR. HAYIRLISI NE İSE O OLSUN
Arda Güler çok yetenekli ve gelişim içerisinde. Yükselen bir trendi var. Futbol dünyasında Arda Güler artık bir figür. Dünya’nın büyük kulüpleri Arda ile ilgileniyorlar. Arda’yı yurt dışından birkaç kulübün istediği ve burada kulüp menfaatleri ve Arda’nın da menfaatlerini göz önünde bulundurarak, Arda ve Kulübümüz için hayırlısı ne ise o olsun. Bu karar Başkanımız ve yöneticilerimizin tasarrufundadır. Ben sadece Arda’nın ve Kulübümüzün hakkında hayırlısı ne ise o olsun, diyorum.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: BİR TARAFTA BAŞARI VAR, DİĞER TARAFTA BÜYÜK BİR BAŞARISIZLIK VAR
Keşkelerle hayat yürümüyor. Dolayısıyla dönüp de keşke diyecek bir durum yok, burada. Geçen sezona da baktığımız zaman tekrar ediyorum son derece garip bir sezondu. Dünya Kupası, deprem, seçimler…Bir tarafta başarı var, diğer tarafta büyük bir başarısızlık var. Avrupa’da 108. Sıralardan, 50. sıralara gelmişsin. Gruptan yenilmeden çıkmışsın. Şampiyon olan takımı (Sevilla) tek yenen, sensin. Fenerbahçe için son 12 yılın en yüksek puan averajı. Bu sene hariç, son 5 yılın şampiyonlarından daha yüksek puan averajı. Resmi maçlarda 123 gol atmışız. 9 sene sonra Türkiye Kupası’nı, 9 sene sonra kupa almışız diyelim. Dolayısıyla bu açıdan baktığımız zaman geçmişte taşıdığımız bavul olmasa aslında başarısız diyeceğimiz bir sezon değil. Öbür taraftar derbi performansı, iç saha performansı, küme düşme adayı takımlara kaybettiğimiz 9 puanın 7’sini içeride kaybetme…Gol atmama bu sezon çok az oluyor, büyük maçlarda gol atamama. Dolayısıyla iki türlü baktığınız zaman garip bir sezon. Sonuçta şampiyonluk olmadığı zaman başarısız kimdir? Başkan ve yönetimdir. Biz başkaları gibi, ‘Golü ben mi atsaydım, takımı ben mi kursaydım’ falan demiyoruz. Ama artık bizim şansımız mıdır, bizim kısmetimizdir, onu da bilemiyorum. Şu noktaya da dikkat çekeceğim. 3’lü sistem çalışmıyor diye biz Vitor hocamızla yollarımızı ayırmıştık. 3’lü sistem Türkiye’de hiç başarılı olmadı. Avrupa’da da çok az. İtalyanlar bu konuda biraz başarılılar. Dolayısıyla yeni arayışımızda 3’lü oynamayan hocayı özellikle tercih ettik. 30 yıllık hoca hiç denemediği 3’lü sistemi ne hikmetse Türkiye’de denedi ve bu da bize kısmet oldu. 3’lü oynadığımız 10 maçta 4 mağlubiyet, 1 beraberliğimiz var. 3 de gol atamadığımız maç var.
Zaha ve ilgilendiğimiz basında geçen ve geçmeyen isimler hakkında ben tarz olarak hiçbir zaman ‘şununla ilgileniyoruz, bununla ilgileniyoruz’ demedim. İmza attığımızda açıklamamızı yaptık. Onun için bu konuda konuşmama hakkımı kullanmak istiyorum.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: ALLAH’IN İZNİYLE ŞAMPİYON OLACAĞIZ
Sakin durmak, kendinden emin olmak demektir. Kavgayla veya başka eylemlerle biz bugüne kadar hiçbir işimizi halletmedik. Aklıselim davranacağız. Bilgi ve becerimize güveneceğiz. Ekibimize ve oyuncularımıza güveneceğiz. Yaptığımız işi ne kadar doğru yaptığımızı, yüksek özgüvenle taraftarlarımıza ve camiamıza hissettireceğiz. Kendi işimizi herkese kabul ettirerek, Fenerbahçe karakterini Fenerbahçe terbiyesi çatısı altında görevimizi en iyi şekilde yapamaya çalışacağız. Allah’ın izniyle şampiyon olacağız.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: AÇIKLANACAK BELGELERİ BİZ DE BEKLİYORUZ. TFF’NİN DERHAL SORUŞTURMA AÇMASI GEREKİRDİ
Açıklanacak belgeleri biz de bekliyoruz. Ama doğru düzgün yürütülen bir Türk futbolu olsa ne yapılır? Etik Kurul başvurur. ‘Hangi dosyalardan bahsediyorsunuz. Türk futbolu markasının üzerinde bir şaibe bırakıyorsunuz. Derhal bize dosyaları yollayın’ demesi gerekir. Derhal yapılır. Bu ikinci kez oluyor. Tahmin ettiğiniz gibi ikinci kez de açıklanmıyor. Bu sefer bir şey açıklayacaktılar, bizim farkında olduğumuz için açıklamadılar. Hakem atamalarıyla ilgili. Ben bekliyorum. Çünkü içeride bir değil, iki köstebekleri olduğunu da tespit ettik. TFF’nin derhal soruşturma açması gerekirdi. Hala da yapabilir. Yüreği varsa da yapması gerekir. Temsilciler Kurulu eski başkanı bir açıklama yaptı. Hakemler ve Fenerbahçe ile ilgili. Onu disipline sevk ettiler. Disipline sevk ederken ikinci bir şey daha yapmaları gerekirdi. Etik Kurulu’na çağırıp, neyse ilgili kurulu çağırıp sormaları lazım: ‘Sen ne demek istiyorsun?’ Birkaç sene evvel ve geçen sene yine eski bir hakem, bir faal hakemden bahsetti. Bu bahseden kişi TFF Delegesi. Derhal çağırıp ‘Sen neden bahsediyorsun kardeşim’ demesi lazımdı. Bunun yapılmamasına ben hiçbir şekilde anlam veremiyorum. Mantıkla izah edilebilecek bir durum da değil. Eyyamcılık veya cesaretsizlik olarak söyleyebiliyorum. Tekrar TFF’ye çağrıda bulunuyorum. Derhal açıklanmasını istemeleri lazım. Bunlar ne ise.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: DZEKO ÇOK ÖNEMLİ BİR FİGÜR
Dzeko çok önemli bir kariyer ve figür. Bize gelmesi yapacağımız diğer yabancı oyuncu transferlerin de bir nebze elimizi güçlendireceğini düşüyorum. Benim sistemim belli. Zaman zaman Dzeko tek, duruma ve rakiplere göre, oyun içerisindeki gidişata göre çift santrafor da oynayabiliriz. 4-3-3, 4-2-3-1. Benim sistemim belli. Bu şekilde oynayacağız. Her maçta illa bu sistemde direteceğim diye bir şey yok. Gidişata göre taktik orada devreye giriyor. Rakibe üstünlük sağlamak anlamında burada yapacağımız hamlelerle çift santrafora da geçebiliriz. Üç forvetle de oynayabiliriz. Bu oyununun akışkanlığıyla ilgili.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: FIFA KOKARTI OLUP DA LİSANI SON DERECE ZAYIF OLAN HAKEMLER DE OLDUĞU İÇİN VAR ODASIYLA SAHADAKİ HAKEMLER ARASINDA BİR İLETİŞİM SORUNU YAŞANACAĞI EN BÜYÜK PROBLEMLERDEN BİRİ OLARAK ÖNÜMÜZE ÇIKTI
(Yabancı hakem konusu) Bu konuyu federasyonumuz inceledi. Burada şöyle bir sıkıntı var; ne yazık ki hakemlerimizin lisan performansı son derece düşük olduğu için ve bunların içinde FIFA kokartlı hakemler de olmasına rağmen FIFA kokartı olup da lisanı son derece zayıf olan hakemler de olduğu için VAR odasıyla sahadaki hakemler arasında bir iletişim sorunu yaşanacağı en büyük problemlerden biri olarak önümüze çıktı. Federasyon yaptığı temaslardan istediği noktaya da getiremediği için geçen sezon bu olmamıştı. Belki federasyonumuz erken davranıp konuyu bir noktaya getirebilir ama lisan sorunu aynen devam etmektedir. Onun geçmesi için de bayağı bir sezonu geride bırakmamız gerekiyor. Federasyonumuzun hakemlerle ilgili ne gibi bir tasarrufu olacağını bilmiyoruz ama tahminim, şu anki mevcut kadroların ciddi revizyondan geçeceğidir. İsimlerin kim olduğu önemli değil, önemli olan VAR gibi bir teknolojinin gelip hakem performansının geriliyor olması sorgulamamız gereken konudur. Hakem kararlarındaki standartsızlık, VAR’ın kullanım şekli gibi aslında sizlerle de yakında paylaşacağımız sezonun analizi var 8-10 maddelik. Hakem performans analizi. Bu sorunun bir şekilde giderilmesi lazım. VAR’la orta hakemleri ayırmışlardı, sezon sonuna doğru sıkıştıkları için VAR hakemleri saha hakemleri de olabildi. Yani hakemlik müessesesinde ciddi bir sorun var. Bunu aşmanın yöntemleri var. Çabuk bir yöntem değil, sabır ve irade gerektiriyor. Bu iradeyi bir nebze olsun TFF’de iyi niyetli gördüğümüzü söylüyordum. Ama sezon sonuna doğru yaklaştıkça mesela demin paylaştığım örnekte Etik Kuruluna çağırılmaması… Yapay zekaya zaman zaman analog müdahaleler yapılması atamalarda… Güven unsurunu bir nebze etkiliyor. Yapay zekanın hala taraftarıyım. Neden? Öteki yöntemde bir kişinin iki dudağı arasında. Böyle olunca dış etkenlerin müdahale etmesi çok daha kolay, çok daha yaygın bir şekilde gerçekleşiyordu. Hepimiz de biliyoruz. Bunu yegâne konuşan takım Fenerbahçe. Kimin hangi hakeme, kimin MHK’ye nasıl baskı yaptığını, nasıl etkilediğini hepimiz biliyoruz. Ama bir takımın konuşmasıyla da bunlar çözülmüyor. İnşallah en az konuştuğumuz konuların başında hakem performansı gelir önümüzdeki sezon.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: FENERBAHÇE’DE ELİMDEN GELENİN EN İYİSİNİ YAPMAK İSTİYORUM. GELDİĞİMDEN BERİ DAHA EVİME GİTMEDİM, SAMANDIRA’DAYIM. BU BÖYLE DEVAM EDECEK.
Ben biliyorsunuz ki hacca gittim. Eşimle bunu daha önceden programlamıştık. Ama kalbimde tekrar Fenerbahçe’ye dönmemle ilgili bir his vardı. Bunun tekrar bana gelebileceğini hissediyordum. Başkanımız da Mali Genel Kurulda bir şeylerden bahsederken biraz da beni tarif etmişti. Öyle tahmin ettim, belki yanlış da olabilir. Başkanımız beni direkt aradığında çok mutlu oldum, çok heyecanlandım. Zaten o gece sabaha kadar uyku falan da uyumadım. Oradaki yapmam gereken işlerimi tamamladım, beni oradan Başkanım aldırdı ve derhal buraya geldim. Çok büyük bir mutluluk içerisindeyim. Çok büyük bir coşku ve çok büyük bir enerjim var. Bu enerjimi ve mutluluğumu ekibimle beraber bir an önce Samandıra’ya, oyuncularımıza yayarak bu sezon Fenerbahçe’de elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum. Geldiğimden beri daha evime gitmedim, Samandıra’dayım. Bu böyle devam edecek. Başkanımızın beni direkt kendisinin aramasından dolayı çok mutluyum. Bu tarif edilemeyecek bir şey. Hayatımın büyük bölümünü bu camiaya adamış bir insan olarak tekrar bu camianın 1 numaralı kişisi, Başkanı tarafından aranmanın tarifi yoktur bende. Burada olmaktan dolayı çok mutluyum.
Başkanımız ise ‘Neden İsmail Kartal?’ sorusuna ‘Hak ettiği için’ yanıtını verdi.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: GEÇTİĞİMİZ DÖNEM NE YAPTIYSAK O FUTBOLUN ÜSTÜNE KOYARAK DEVAM EDECEĞİZ
Ben taraftarlarımızın ne istediğini çok iyi bildiğim için hücum eden, agresif oynamaya çalışan, sürekli golü kovalayan kazanmaya yönelik bir sistemimiz olacak. Geçtiğimiz dönem ne yaptıysak o futbolun üstüne koyarak devam edeceğiz.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: BULACAĞIMIZ SPONSORLARLA 2-3 TANE TARTIŞMASIZ BİR ŞEKİLDE TAKIMIMIZIN KALİTESİNİ ARTTIRACAK, BUNUN İÇİN DE BELLİ BİR RAKAMIN ÜSTÜNDE YATIRIM GEREKTİRECEK OYUNCULARA ŞU AN ODAKLANMIŞ VAZİYETTEYİZ
Bütün cephaneliği kullanmak istiyoruz. Cephanelik çok geniş değil. Bilhassa bu seneden sonra ötelenmezse nasıl çevirebileceğiz? Sadece bizim için değil, diğer takımlar da… Ana parayı ödeme dönemi bu sezon başlıyor. Bütün gelirlerimiz, bonservislerin falan yarısı kaynakta kesiliyor zaten. Ama biz bulacağımız sponsorlarla 2-3 tane tartışmasız bir şekilde takımımızın kalitesini arttıracak, bunun için de belli bir rakamın üstünde yatırım gerektirecek oyunculara şu an odaklanmış vaziyetteyiz. Özellikle 2, belki üçüncü değil, iki mevkiiyi halledebilirsek öbürleri için de zaman kazanmış olacağız, ağustos ayı içinde çok daha fazla imkanlar doğacaktır. Geçen sene de gördük, biz golcümüzle ilgilendiğimiz zaman 12 milyon Euro istiyorlardı. Transfer döneminin sonuna geldiğimiz zaman 3 milyona aynı anlaşmayı yapabildik ama 1,5 ay kaybettik. Bu sene biraz daha agresif, bonkör ve inanıyorum ki temas edeceğimiz sponsorlarında vereceği katkıyla bahsettiğim tarzda transferleri yapacağız. Transfer yapmak kadar şu da önemli, hocamızın devam etmediği oyuncuları da bir an evvel boşaltabilmek de çok önemli. Biz hep almaya bakıyoruz, satma tarafına bakmıyoruz. Bunlardan biraz daha yapmaya başladıkça zaten başkalarının da kapıları açılıyor.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: MİHA ZAJC VE MIGUEL CRESPO BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ
Crespo (evvelki) sezon müthiş bir performans sergiledi hem Vitor Pereira hem de İsmail hoca altında. Geçtiğimiz sezon o performansının biraz altındaydı. O da bir evvelki sezon kadar çok sık sürekli oynamadığı için diyebiliriz. İki oyuncu da bizim için çok değerli. Ya kontrat uzatılır ya da satılır 1 senesi kalanlarda. İki alternatifi de değerlendiriyoruz. Miha Zajc bizim için çok önemli ama hocam için özellikle önemli. Miha Zajc her takımın kadrosunda bulundurmak isteyeceği şahsiyet, karakter ve Fenerbahçe'yi benimsemiş bir oyuncu. Yabancı olmasına rağmen çok çok iyi benimsemiş. İlk iki senede istediğimiz faydayı sağlayamadık, son 2 senede çok fayda sağladık. 5 büyük ligden de ilgili kulüpler var. Arzumuz, inancımız Miha’nın tez zamanda buraya dönmesi.
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: MIHA MÜTHİŞ ÇALIŞKAN, PROFESYONEL, SAYGILI. KENDİSİNE ZAMAN VERDİK. BAŞKANIMIZLA BU KONUYU BİRLİKTE YÜRÜTÜYORUZ
Miha Zajc son çalıştığımız dönemde gerçekten her teknik direktörün elinde olmasını isteyebileceği oyuncu karakterlerinden biri. Müthiş çalışkan, profesyonel, saygılı. Mukavelesi bitti, kendisini aradım ve görüştüm. Kendisini Avrupa’nın en büyük 4-5 liginden ve önde gelen kulüplerinden teklifler olduğunu söyledi. Benim gelmemle beraber ‘Ayrılmayı düşünsem de şu an Fenerbahçe’ye daha sıcak bakıyorum, bana biraz zaman verin hocam’ dedi. Kendisine zaman verdik. Başkanımızla da bu konuyu birlikte yürütüyoruz. Şu an Miha düşünme aşamasında. İnşallah bir an önce aramıza katılır. Tabii bizim de B planımız var. Eğer ayrılırsa yerini dolduracağımız başka oyunculara bakıyoruz.”
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: AKADEMİMİZİN İNŞALLAH 29 EKİM OLMADAN TEMELİ ATILACAK
Başkanımız, 125.000 m2 büyüklüğünde ve Samandıra Can Bartu Tesislerimize 600 metre mesafedeki arazinin 30 yıllığına Kulübümüze tahsis edilen arazi ile ilgili şunları söyledi:
“Akademimizin inşallah 29 Ekim olmadan temeli atılacak. Bizim planımız aslında 6 ay geriden geliyor. Orayı yapacak maddi imkanları da bir şekilde yaratmak durumundayız ama bizim ihtiyacımız için çok ideal bir yer. Biliyorsunuz şu anda 3 ayrı yerde futbol operasyon gidiyor: Burada-Can Bartu Tesisleri-, Fikirtepe ve Dereağzı. Ama benim şahsi düşüncem, arzum yönetimde olmasam dahi oraya bir sözümüz var bizim. Bizden sonra gelecek yönetim izin vermez, ‘Biz yapacağız, siz yapmayın’ derse bir şey diyemeyiz. Ama orası bir şekilde inşallah 2 sezon sonra hazır hale gelecek.”
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: KENAN EVREN LİSESİ’Nİ EĞER VAKTİNDE ALABİLSEYDİK ORAYI GELİŞTİRMEK ÇOK DAHA KOLAY OLACAKTI
Stadımızın yanında bulunan Kenan Evren Lisesi arazisi ve Fenerbahçe Koleji ile ilgili bir açıklama yapan Başkanımız Ali Koç, “Biliyorsunuz Kenan Evren Lisesi’ni almamız gereken tarihten çok sonra aldık. Orada da bir haksızlığa uğradık. 3 Temmuz’da terör örgütünün saldırısına uğramış bir Fenerbahçe, hem maddi anlamda hem sportif anlamda kaybettiklerini henüz telafi edemezken haksızlığa uğradığımız noktalar da devam ediyor. Kenan Evren Lisesi’ni eğer vaktinde alabilseydik orayı geliştirmek çok daha kolay olacaktı. Bugünün ekonomik şartlarında üniversite için, hastane için başvuranlar var. Kendi imkanlarımız olsaydı orayı yapabilecek ki oraya 60-65 Milyon Euro gerekiyor, o zaman çok daha karşı bir işe imza atabilirdik. Muhtelif projeler üzerinde Sayın Hüseyin Aslan çalışıyor. Oraya da biliyorsunuz devlete hatırı sayılır bir kira veriyoruz. Ama ekonomik şartlar düzeldikçe oranın cazibesi daha da artacaktır. Bir de kolejden bahsetmek istiyorum. Hocamızın basın toplantısının önüne geçmemesi lazım ama kolejimiz yeni deprem mevzuatına uygun görülmedi ve yıkılıp baştan yapılması gerekiyor. Dolayısıyla önümüzdeki eğitim sezonunda orada devam etmesinin mümkünatı yok. Zaten her sene de ciddi bir zararla orayı işletiyoruz. Velilerimiz çocuklarını başka okullara, bazıları bizim işaret ettiğimiz bazıları kendi arzuları doğrultusunda çocuklarını okullara yerleştirecekler. Sayın Aziz Yıldırım ‘Ben burayı yaparım’ dedi. Yapmak istiyorsa buyursun yapsın. Üniversite için de öyle diyordu ama zamanında biz götürdüğümüz zaman ‘yapamayız’ dediler. Onun için Medicana ile iş birliği yaptık. Her halükarda bundan sonraki eğitim döneminde Fenerbahçe Koleji’nin ne şekilde faaliyetlerine devam edeceği önümüzdeki aylar içerisinde belirlenecektir.” diye konuştu.
Bir gazetecinin 8 Haziran tarihinde beIN Media Group CEO'su ve Paris Saint-Germain FC kulübünün başkanı Nasser Al-Khelaifi ile gerçekleştirdiği görüşmenin detaylarına yönelik sorusu üzerine Başkanımız şu cevabı verdi: “Dostumla yemek yedim. Şampiyonlar Ligi finali öncesi, Avrupa Kulüpler Birliği’nin Yönetim Kurulu Üyesi bazı kişiler erken gelmişti. O akşam İstanbul’da bulunan arkadaşlarla dostluk yemeğine çıktık.”
Başkanımız Ali Y. Koç, İsmail Kartal’ın Samandıra ziyareti esnasında basına yansıyan bir fotoğraf üzerine gelen soru üzerine şu açıklamayı yaptı:
“Takvim gazetesinden geldiğin için farklı bir soru sormanı beklemek de acemilik olurdu. Sizin gazeteniz söz konusu Fenerbahçe ise ve özellikle Başkanıysa atmadığınız iftira da kalmadığı için bu soruna cevap vermeyi uygun görmüyorum. Benim fotoğraflarıma bakarsanız benim doğal halimin ne olduğunu gayet iyi anlarsınız.”
TEKNİK DİREKTÖRÜMÜZ İSMAİL KARTAL: JORGE JESUS İLE HERHANGİ BİR GÖRÜŞMEM OLMADI
Jorge Jesus ile görüşmediğini dile getiren Teknik Direktörümüz İsmail Kartal, “Jorge Jesus ile herhangi bir görüşmem olmadı. Zaten buranın, Samandıra’nın bir sistemi var. Bütün işleyişle ilgili bütün datalar kulüp personelinin elinde var. Bizim de zaten kendi elimizde var. Biraz önce bahsettiğim gibi 2-3 haftada bir ligin değerlendirmesini yaptığımız bütün datalar elimizde var.” dedi.
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: DOLAYISIYLA STOPAJ, KUR, YAYIN VE VERGİLER. BU DÖRT TANE UNSUR TAMAMEN KULÜPLERİN KONTROLÜ DIŞINDA GELİŞEN AMA KULÜPLERİ DİREKT OLARAK DOĞRUDAN ETKİLEYEN UNSURLARDIR
TL’nin döviz karşısında yaşadığı değer kaybı karşısındaki atılacak adımlara ilişkin soruya Başkanımız Ali Y. Koç, şu şekilde cevap verdi:
“Gelirlerin neredeyse %100’ü TL olan, giderlerinin %70-80’i Euro olan her türlü işletme, her türlü kulüp, her türlü müessese çok ciddi anlamda bu konudan olumsuz etkilenecektir. Dolayısıyla yaptığınız her türlü Euro bazlı, yabancı para birimi bazlı yatırımlar çok daha pahalıya, çok daha büyük yük olmaya aday bir durumdur. Bizim hükümetimizle ilgili bu konuda yani kur fiksleme konusunda talebimiz şu an yok. Bizim esas talebimiz Bankalar Birliği ile oturup tekrar yapılandırmayı gözden geçirmemiz lazım. Çünkü şu andaki gidişatla yükümlülükleri yerine getirme imkanı çok sıkıntılı. Bıçak kemiğe dayanmadan tekrar gözden geçirmekte fayda var. Bizler, kulüp yönetenler bizim kontrolümüzün dışındaki olaylardan çok etkileniyoruz. Fenerbahçe 4 senede 41 Milyon Dolar alırken, şimdi 10-11 Milyon Dolar alıyor, çünkü pasta çok küçüldü. Kur fikslemesi orada yapıldı ama oradaki bütün gelişmeler aleyhimizeydi. Stopaj iadesi vardı ve amatör şubeler için can suyu idi, onu kaldırdılar. Mükemmel işleyen bir sistemi ve iki sene onsuz geçti. Şimdi yeni bir sistem getirdiler, orada da tam emin değiliz; %50’sini tutacağız, %50’sini tutmayacağız. Onun için kulüpler de emin olmadıkları için oradan da faydalanamıyorlar. Vergi %15’ti, ‘Mükemmel Fırtına’ diye bir laf var, tam bunu yaşıyoruz. %15 idi, Avrupa’ya karşı bir rekabet avantajıydı ama %40’a çıktı. Dolayısıyla stopaj, kur, yayın ve vergiler. Bu dört tane unsur tamamen kulüplerin kontrolü dışında gelişen ama kulüpleri direkt olarak doğrudan etkileyen unsurlardır. Bu sadece büyük kulüpler için değil, Anadolu kulüpleri 8-10 Milyon alırken şu anda 3-4 Milyon Euro alıyorlar ki ana gelir kalemi yayın ve 3-4 Milyon Euro alırken bunu çevirmek imkansız. Bıçak kemiğe dayanmak nedir, herkesin nefesi tükendikten sonra bir çare aramaktansa hazır görünen köy kılavuz istemez misali yeni bir yapılanmaya ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.”
BAŞKANIMIZ ALİ Y. KOÇ: ARDA, FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ’NDE ÖNÜMÜZDEKİ SEZON OLMAYACAK
Başkanımız sözlerini genç yetenek Arda Güler’in transfer sürecine dair yaptığı şu açıklamayla noktaladı:
“Arda Güler sorusu vardı, ona çok uzun bir cevap vermeyeceğim. Şu an uzun cevap verecek bir konumda değilim. Amma velakin öncelikle milyonlarca Fenerbahçe taraftarı Arda’yı bağrına basmıştır. Sadece Fenerbahçe taraftarı değil, deplasmana gittiğimiz şehirlerde de Arda’nın ne kadar sevildiğini milyonların gözünde ne kadar sempatiye sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bu süreçte de bizim milyonlara sürecin nasıl geliştiğini anlatma yükümlülüğümüz var. Onlar da detaylı bir şekilde bunu bilmeyi hak ediyorlar. Şu an süreç sonuçlanmadığı için bu saatler olur, bir iki gün olur ama süreç bir yerde sonuçlanacak. Ve ben de detaylı bir şekilde bütün gelişmeleri anlatma borcum olduğunu düşünüyorum. Arda’nın bu kadar istenmesi, arzu edilmesi sadece Fenerbahçe Spor Kulübü’nü veya Arda’nın ailesinin gururu değil, Türk futbolunun gururudur. Ve inşallah Arda’nın bundan sonraki kariyerinde ne yapacaksa yapsın ve Arda gibilerin, çünkü son yıllarda pek çok genci yurt dışına yolladık ve hepsi tek tek geri dönüyorlar, yer ve zaman da çok önemli. İstenmek önemli, yer ve zaman da önemli. Ama ne olursa olsun sürecin sonunda Allah herkes için ne hayırlısını yapsın. Net bir şey söyleyebilirim; Arda, Fenerbahçe’de kalmayacak. Çünkü Fenerbahçe’de kalmak istemiyor. Fenerbahçe’de kalma imkanını yaratan çok güzel teklifler de oldu, büyük kulüplerden ama ona da saygı duymak lazım. Ama Fenerbahçe’den hangi şartlarda ayrılacağını netleştikten sonra sürecin tamamını sizlerle paylaşacağım. Ama şu an söyleyebileceğim net olan şey, Arda, Fenerbahçe Spor Kulübü’nde önümüzdeki sezon olmayacak.
İmza törenimize katıldığınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Sağ olun, var olun. Tekrar bu tesiste görüşmek üzere, hepinize güzel bir yaz diliyorum. Güzel bir sezon açılışı diliyorum.”
Soru cevap bölümünün ardından imzalar atıldı ve birlikte fotoğraf çektirildi.
Basın Fotoğrafları